Yıldızlar bize neler söylüyor?

Yıldızlar bize neler söylüyor?

Merhaba, ben Pelin.

Gökyüzündeki enerjiler hayat yolculugumuzda bizleri nasıl etkiliyor merak eden Giarose Dergisi okurları için kaleme aldım. Keyifli okumalar dilerim.

Gökyüzü, insanlığın en eski merak konularından biridir. Binlerce yıldır,  insanlar yıldızlara bakarak hayatlarını  anlamaya çalışmışlardır.

Astroloji, bu eski bilgeliklerden türemiş ve yıldızların insan yaşamı üzerindeki etkilerini anlamaya yönelik bir sistem geliştirmiştir.

Peki, astroloji nedir ve hayatımıza nasıl yön verebilir?  İşte bu yazıda astrolojinin bizlere ne anlattığını, doğru bilinen yanlışları ve astrolojiyi hayatımızda nasıl kullanabileceğimizi öğrenelim.

Astrolojinin temeli, gökyüzündeki gezegenlerin ve yıldızların, doğduğumuz anda belirli bir konumda olmalarına dayanır. Bir doğum haritası çıkararak, bu gökyüzü konumlarını analiz eder ve bu bilgileri kullanarak kişinin karakterini, yeteneklerini ve yaşamındaki dönemleri anlamaya çalışırız. Burçlar, evler ve gezegenler arasındaki ilişkiler, astrolojik yorumlamada önemli bir rol oynar.

Tüm bu yorumları yaparken temelde binlerce yıldır süregelen göksel hareketlerin incelenmesi sonucunda insanlığın elinde ciddi veriler oluşmuştur. Biz Astrologlar da bu birikimin, bilginin, ilmini ve bilgisini öğrenerek bir analiz yaparız.

Yani bu bir ilimdir.

Fal değildir.

Hurafe hiç değildir.

Astroloji; bir nevi kisinin kullanma kılavuzu gibidir

Bu konuya özellikle değinmek istedim çünkü sosyal medyanın gücünü kullanmak için işin şov kısmının ön planda olup özünün unutturulması ve astroloji gibi kadim bir ilmin insanlar tarafından fal, hurafe, hokkabazlık gibi algılanması çok yanıltıcı olur.  Bu yaklaşım insanlığın bu ilimden alacağı faydayı yok sayar. Oysa ki astroloji doğru kullanıldığında kişiye yol gösterecek harika bir rehberdir.

Kişinin hayatında tekrar eden döngülerin, olayların, durumların asıl nedenlerini görmemizi ve bu durumdan nasıl çıkacağımızla ilgili yol gösterir. Bazen kendimizi yersiz yönsüz hissederiz. Ne yapacağımızı bilemez halde bir çıkış noktası ararız. İşte bu noktada her insana parmak izi gibi özel olan doğum haritası analizi kulağımıza bunu fısıldayacaktır. Bir nevi kişinin kullanma kılavuzu gibidir.

Astroloji, sadece kişisel bir rehberlik aracı değil, aynı zamanda ilişkilerimizi ve hatta kariyer tercihlerimizi anlamamıza yardımcı olabilir.  Henüz bizim bile farkına varmadığımız yeteneklerimizi bize anlatabilir.

Yükselen burcumuz neye göre belirlenir?

Kişinin doğum bilgileri kullanılarak ulaştığımız, kişiye özel haritayı bin yılların bilgi birikimiyle yorumlarız. Mesela yükselen burcumuz biz doğduğumuz anda güneşin konumuna göre belirlenir. Yükselen burç bize birçok konu hakkında bilgi verir. Elbette haritanın bütünüyle, diğer verilerle değerlendirmek doğru olandır. Ama yalnızca yükselen burcumuzdan yola çıkarak da kendimiz hakkında birçok bilgiye ulaşabiliriz. Yükselen burç dış dünyanın bizi nasıl tanımladığı ile çok ilgilidir. Dış dünyaya yansıyan tarafımızdır. Fiziksel özelliklerimiz, ilk bıraktığımız izlenim, kendimizi ortaya koyma şeklimiz, birincil motivasyonlarımızı anlatır.

Örneğin; Yükseleni Koç burcu olan biri fiziksel olarak atletik, enerjik, omuzlar geniş, gözler koyu renk ve ifadesi dikkat çekici olabilir.  Koç burcunun çocuksu, hareketli yapısı hemen hissedilir. Açık sözlü, dürüst bir enerjisi vardır. Ama daha önce belirttiğim  gibi harita bir bütündür ve diğer verilere bakılarak yorumlanması her zaman en doğrusudur. Yükselen Koç’ a gelen olumsuz açılar bu görünümü değiştirebilir.

Bir diğer örnek vermek istediğim konu;

Yönümüzü nasıl tayin etmemiz gerektiği ile ilgili ciddi bilgilere ulaştığımız Kuzey Ay Düğümü ve Güney Ay Düğümü noktalarıdır.

Kuzey Ay Düğümü; geleceğimizi, gideceğimiz yeri, ilerlememiz gereken yönü anlatırken, Güney Ay Düğümü geçmişten, genetikten, atalarımızdan getirdiğimiz özelliklerimizi yani fıtratımızı anlatır.

Buradaki konu, kişinin Güney Ay düğümünden getirdiği yeteneklerini,  olumlu özelliklerini kullanarak Kuzey Ay Düğümüne doğru ilerlemeyi öğrenmesidir.

Kuzey Ay Düğümü bizler için yeni bir deneyim alanı olduğu için bazen o alana doğru gitmek zor gelebilir. Çünkü bizler konfor alanımızı yani Güney Ay Düğümü özelliklerimizi bırakmak istemeyiz.  Aslında bizden istenen Güney Ay düğümünü bırakmak, fıtratımızdan vazgeçmek demek değildir.

Mesela Güney Ay düğümü Koç olan birinin Kuzey Ay Düğümü Terazi olur. Kişi güney burcu olan  Koç burcunun hem olumlu hem olumsuz özelliklerini taşır. Koç burcu; cesur, atak, inisiyatif alabilen, liderlik yeteneklerine sahip bir yapıda olurlar.

Ama olumsuz anlamda ben merkezci, inatlaşmak, düşünmeden hareket etmek gibi nitelikler de olur. Kişi hayat yolculuğunda her iki düğüm arasında denge kurmayı öğrenmelidir.

Koç’tan gelen liderlik özelliklerini Terazi anlayışıyla birleştirerek denge kurmalıdır. Ben demek yerine BİZ diyerek hareket etmeli, hayatın akışını ona göre yönlendirmeyi öğrenmelidir. Çünkü Kuzey Ay Düğümüne doğru attığımız her adım hayatımızı daha akışkan ve kolay hale getirecektir.

Astrolojiyi kullanmak,kendi içsel dünyamızı anlamamıza ve daha bilinçli bir hareket etmemize yardımcı olabilecek harika bir rehber....

Diğer bir konu da  Astroloji’ye olan ilgi ve inançların  kişiden kişiye değişmesidir. Kimileri astrolojiyi bir rehber olarak kabul ederken, kimileri bu yaklaşımı eleştirir. Eleştirmenler, astrolojinin bilimsel bir temele dayanmamasını ve genellikle genel ifadelerle çalışmasını eleştirirler. Ancak, astrolojinin tarihsel ve kültürel önemini anlamak, eleştirilere karşı bir bakış açısı geliştirmemize yardımcı olabilir.

Yani astroloji, yıldızların dilini anlama çabasıdır ve birçok insan için kişisel keşif ve rehberlik aracı olmuştur. Benim için de öyle… Astrolojiyi kullanmak, kendi içsel dünyamızı anlamamıza ve daha bilinçli bir şekilde hareket etmemize yardımcı olabilecek harika bir rehberdir. Yeni bir yıla girerken temennim, zamanı gelen herkesin bir gün bu ilimle gerçekten tanışması…

Sevgiyle kalın.

Tags: